Türkiye Cumhuriyeti’nin 101. Yılı Münih Nymphenburg Saray’ında coşkuyla kutlandı.
T.C. Münih Başkonsolosu Süalp Erdoğan’ın himayelerinde Münih Nymphenburg sarayının Hubertussaal salonunda 400’ün üzerinde ekonomi, siyaset, iş ve spor dünyasından, kültür sanata, basın ve sivil toplum üyelerininden korkonsüler çevrelerle seçkin davetlinin katılımı ile 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı muhteşem bir törene ev sahipliği yaptı. Resepsiyonun onur konuğu olarak Bavyera Eyaleti Uluslararası İlişkiler ve Avrupa İşleri Bakanı Eric Beisswenger katıldı.
Münih’te görevli olan korkonsüler ABD, Arnavutluk, Belarus, Birleşik Arap Emirlikleri, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Çekya, Hirvatistan, İrlanda, İtalya, Katar, Kuzey Makedonya, Macaristan, Polonya ve Romanya Başkonsoloslukları Başkonsolos düzeyinde, Çin ve iran Başkonsoloslukları ise Başkonsolos Yardımcı düzeyinde ulusal gün resepsiyonuna büyük bir yoğunlukta davete icabet ettiler. Bavyera’daki korkonsülerin Genel Sekreteri ve Uganda Fahri Konsolosu Dr.Wolfgang Wiedmann davetliler arasında yer aldı. Resepsiyonun sunuculuğu Türkçe ve Almanca olarak Bahar Melissa Esin Hanım yaptı.
Program Türk, Alman ve Bavyera milli marşlarının çalınması ile başladı. Ardından T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajı yayınlandı
T.C. Münih Başkonsolosu Süalp Erdoğan misafirlerini selamlama konuşmasında, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı ve rahmetle andı. Türk ve Alman dostluğunun uzun yıllara dayanmasından, ekonomiden, bilime, teknolojiden eğitime kadar çok iyi gelişmelere imza atıldığından söz etti. Erdoğan sözlerini,”yaşasın Cumhuriyet” ve yaşasın Türk ve Alman dostluğu” bitirdi.
Ardından onur konuğu Bavyera Eyaleti Uluslararası İlişkiler ve Avrupa İşleri Bakanı Eric Beisswenger sözlerine türkçe,”Hoşgeldiniz” diyerek başladı. Bakan, Bavyera Eyaleti Başbakanı Markus Söder’in selamlarını sundu.
Bakan Beisswenger konuşmasına,” davetiniz için teşekkürler. Sevgili Süalp, sen buraya geldiğinden beri birbirimizi tanıyoruz. O zamandan beri, hatta ben Devlet Bakanı olmadan önce de dostane bir ilişkimiz vardı. Bu Başkonsolos adına konuşuyor, arkadaşlarını nasıl seçeceği konusunda hiçbir ayrım yapmıyor. Birlikte her zaman çok iyi çalıştık.
Bavyera’dan Türkiye’ye çok önemli bir köprüden geçiyorsunuz. Dostluk köprüsü. Ve sizlerle birlikte buradaki tüm konsolosluk temsilcilerine de hoş geldiniz demek istiyorum. Bayern’i tanımlayan güç budur. Burada hepiniz uluslararası anlayış ve aynı zamanda bizim için de önemli olan ekonomik işbirliği için önemli çalışmalar yapıyorsunuz.
Türkiye ile dostane ilişkilerimiz 101 yıldan çok daha eskidir. Otto Von Bismarck 1871’de şöyle demişti: “Türklerin ve Almanların birbirlerine olan sevgisi o kadar eskidir ki hiçbir zaman kırılmayacaktır. “. Kral II. Ludwig, Bergen’de en sevdiği yerde kraliyet evinde bir Türk salonu yaptırdı. Türkler çok uzun zamandır Bavyera’nın bir parçası; 60 yıl önce yapılan işe alım anlaşması bunun bir dönüm noktasıydı. İsmail Bahadır, 25 Kasım 1969’da Münih Merkez İstasyonu’nda “milyonuncu Türk misafir işçi” olarak karşılandı. Söyleyebileceğim tek şey, bu kadar çok göçmenin Bavyera’da ikinci bir ev bulmasından büyük gurur duyduğumuz. Ülkemizin şekillenmesine yardımcı oldular, kültürümüzü zenginleştirdiler ve Bavyera’nın ekonomik mucizesine güçlü bir katkıda bulundular. Bugünkü iyi ilişkilerin temel taşı o zamanlar atılmıştı.
Bugün Bavyera’da Türk vatandaşlığına sahip yaklaşık 200.000 kişi yaşıyor ve çok daha fazlası da Türk kökenli. Bu, Bavyera ve Türklerin güçlü bir dostluk ve birlik bağına sahip olduğunu gösteriyor. Türk kökenli insanlar Bavyera’nın güçlü bir bölümünü oluşturuyor. Münih, Augsburg, Nürnberg gibi tüm büyük şehirlerde canlı, aktif bir Türk topluluğu var. Ayrıca memleketim Allgäu’da da çok sayıda Türk arkadaşım var. Onlar kültürel yaşamın çok önemli bir parçası ve çok bağlılar. herkese teşekkürler. Bu topluluğun sosyal katkısı paha biçilemez.
Türkiye Bavyera için de çok önemli bir uluslararası ortak. İkimiz de iyi ticari ilişkilerimizden faydalanıyoruz. Ekonomik ilişkilerimiz ve üniversite ortaklıklarımız bilimsel alışverişi sağlıyor ve aynı zamanda göç politikası konusunda da çok yakın çalışıyoruz. Özgür Devlet, Türkiye ile dostane ilişkilerden gurur duymaktadır; Avrupa ve Uluslararası İşlerden Sorumlu Devlet Bakanı olarak ilişkimizin iyi kalmasını sağlamak için elimden gelen her şeyi yapacağımı teyit edebilirim. Bavyera-Türk dostluğuna ve Türkiye Cumhuriyeti’nin gelecek yüz yılına” dedi.
Başkonsolos Süalp Erdoğan basından Gülden Bayram ve Yüksel Ürett.
Resepsiyondan kareler
Resepsiyonda Türk mutfağının leziz ikramları sunuldu. Esskultur derneği aşçılarının ve derneklerin destekleri ile misafirler mutfağımızın harika tatları ile buluştular.
Nüket Taşkın ile orkestrasının canlı performansları davetlilere unutulmaz bir akşam yaşattılar. Davet hoş sohbet eşliğinde devam etti.